Avrupalı Türkler Tarih Yazacaklar mı ?

Haber Gazetesi bu sayıda ‘Avrupa Tarihi Türklerle Yazılacak’ manşetini kullandı. Yakın tarihle ilgili bu manşet kimilerinde romantik bir tarih duygusu, kimilerinde ise geleceğe bakan yönüyle, hayalindeki düşünceye göre kaderini tayin eden çok iddialı ütopik bir kavram algısı uyandıracak. Kim nasıl algılarsa algılasın. Tarih ilminin toplumsal hafıza olduğunu kabul ederek, geleceğin şekillenmesinde oynadığı rolün farkında olmaktır önemli olan.

Tarihi olaylar elbette insanlığın kaderini belirlemede iç ve dış etkenlerle etkileşim içerisinde olarak evrimini sürdürürler. Bu münasebetle; tarihi olayların konusu insan olduğu için, doğal olarak da insanlığı ilgilendirirler. Yine insanlık, tarihi hadiseleri hayalinde ki düşünceye göre, kendisi için yepyeni bir kader arayışını yansıtacak biçimde şekillendirmek ister. Bundan dolayıdır ki, tarihi olgular insanoğlunun hayallerini sorgulayan değerler olarak karşımıza çıkarlar. Avrupa’ya göçün elli yıllık tarihçesine baktığımızda bir çok değişim ve gelişimi birlikte yaşayan bir toplum olduğumuzu fark ederiz.

Bu manada ilk bakışta Avrupa’nın refah seviyesinin yükselmesinde alın teri ve emeği bulunan dünün misafir işçilerinin, aile birleşimiyle birlikte başlayan sosyal statü değişikliğinin Avrupa’nın gündemini meşgul eden en önemli mesele olarak günümüze kadar intikal ettiğini görürüz. Daha açık bir ifadeyle misafir işçilikten aile birleşimi sebebiyle göçmenliğe, göçmenliğin getirdiği sorunları gidermek adına, bir basamak yukarısı olan, yabancı işçiliğe, oradan da ikinci sınıf vatandaşlığa terfi ederek, sürekli sosyal statü değişikliği gerçekleştiren, sınıf atlayan bir toplum olduğumuza vurgu yapmak istemiştim.

İlk gelenler dilini, dinini, kültürünü, yaşam biçimini bilmedikleri halde refah seviyesinin yükselmesinde ekonomik katkı sağlayan işgücü olarak algılandıkları için problem olmadı, kabul gördü. Ne zaman ki aile birleşimiyle birlikte, Avrupa değerler sistemi içersisinde kendi kültürel değerlerimizi yaşatma arzusunda olduğumuz fark edildi, Avrupalı Türkler kültürel tehdit olarak algılandı. 50 Yıllık ekonomik katkımız göz ardı edilirken, sosyal, kültürel alanda katkıda bulunmamız reddedildi, kabul görmedi. Bernand Lewis gibi, Avrupa’ya devam eden Müslüman ve Türk göçü engellenmezse önümüzdeki elli yıl içerisinde, Avrupa’nın bir müslüman kıtası şekline dönüşeceği tehlikesini dile getirenlerin yanında, “Kültürümüzün İslam’laşmasına” karşı direniş gibi çağrıların muhatabı olarak ötekileştirildik.

Yazımızın başlığına atıfta bulunacak olursak, elbette Avrupa’nın tarihinin yazılmasında Türklerin varlığı inkar edilemeyecek bir gerçekliktir. Ben tarih ilmini yazan tarihçilerin kendi değerler sistemi içerisinde kültürel bir tehdit olarak gördükleri Türklerin yerini nasıl tarif edeceklerini merak ediyorum. Bu manada tarafsız ve yansız objektif bir bakış acısı olmayacağından endişe ederim. Çünkü tarihi olgular bir süre sonra evrensel boyutta dış dünya ile ilişkisinden dolayı millilik kimliğine bürünürler. Bu münasebetle milli bir tarih yazımında başka unsurların yerini tarif ve tayin etmenin kolay olamayacağını düşünürüm. Bu doğrultuda tarihi yazan tarihçilerin insan olduğundan hareketle olayları yorumlarken tam manasıyla tarafsız olmayacaklarını anlamak isterim.

Diğer yandan tarihte Batının emperyalist ve savaşçı ihtiraslarını sürekli canlı tutma gayretiyle en çok Türkleri hedef alan tutumunu hesaba katarsak Avrupa tarihindeki yerimiz benim için merak konusu olmaya devam edecektir. Sonuç olarak demek isterim ki, Avrupalıların teknolojik alanda elde ettikleri başarıları medeniyet olarak tarif etme hilelerine rıza göstermeden kültür ve medeniyetimizi çok iyi tanıtarak yerimizi tayin ettirelim derim.

mm

Metin Yazarel - Çeşitli Alanlarda Faaliyet Gösteren Girişimci ve Toplum Aktivisti Kişisel Bilgiler: Adı: Metin Yazarel Doğum Yılı: 1962 Doğum Yeri: Yozgat, Boğazlıyan ilçesi, Yaraş Köyü Medeni Durumu: Evli, iki kız çocuğu babası Eğitim ve Akademik Geçmiş: İlkokul: Yaraş Köyü İlkokulu Ortaokul ve Lise: Yozgat’ta tamamladı Üniversite: 1980 Eğitim-Öğretim yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi'ne kayıt oldu, ancak 12 Eylül 1980 darbesi nedeniyle eğitimini yarıda kesmek zorunda kaldı. Yurtdışı Eğitim: Kasım 1980'de Hollanda'ya yerleşti. 1981-1982 öğretim yılında Rotterdam'da Thomas More Pedagoji Akademisi'ne devam etti. İş ve Ticaret Hayatı: Hollanda'da İş Hayatı: 1982 yılında Hasret Gıda Marketi ile ticaret hayatına adım attı. Daha sonra Türk video filmleri, tekstil ürünleri toptancılığı ve seyahat acenteliği gibi çeşitli sektörlerde ticaret yaptı. Toplumsal Katılım: Çeşitli Türk dernek ve federasyonlarında kurucu yönetim kurulu üyeliği ve genel sekreterlik gibi üst düzey yöneticilik yaptı. Sosyal Araştırmalar: Toplum bilimi alanında 'sosyal tercihler', 'sosyal davranışlar' ve 'sosyal psikoloji' konularında araştırmalar yaptı. Göçmen etnisitesi ve göç sosyolojisi gibi alanlarda çalışmalarına devam ediyor. Sivil Toplum Aktivizmi: Uzun Süreli Danışmanlık: Hollanda Türk Demokratlar Birliği (UETD) danışmanlık yaptı. Araştırmalar Merkezi: Amsterdam Türk evi Araştırmalar Merkezi yönetim kurulu üyesi olarak sivil toplum çalışmalarını sürdürdü. Yazarlık ve Medya Faaliyetleri: Yayınlar: 200'den fazla makalesi çeşitli gazete, dergi ve bloglarda yayımlandı. Köşe Yazarlığı: Kesintisiz 8 yıl boyunca Türkçe yayın yapan Haber Gazetesi'nde köşe yazarlığı yaptı. Televizyon Programcılığı: Kısa bir süre Life24 Bilgi Danış Televizyon programcılığı da yaptı. Yayın Danışmanlığı: Gönüllülük esasına dayalı olarak Haber Gazetesi'nde genel yayın danışmanlığı yaptı. Diğer Yayınlar: Yozgat Çamlık gazetesi ve En-Politik internet sitesinde de köşe yazıları yazdı. Çalışma ve Ticaret Hayatı: Şirket Danışmanlığı: Halen Letselschade Kaza Uzmanlığı Şirketler Grubuna danışmanlık yapmaktadır. Kurucu Ortaklık: EU TRADE CENTERS BV. şirketinin kurucu ortağı olarak ticaret hayatına devam ediyor. Metin Yazarel, iş hayatı, ticaret, akademik çalışmalar, sivil toplum faaliyetleri ve medya alanlarında geniş bir yelpazede etkinlik gösteren, çeşitli alanlarda başarılı ve çok yönlü bir birey olarak öne çıkmaktadır.