Lobi mi, Fobi mi ?

Biz Türkler, son birkaçyıl, özellikle son üç dört ay içerisinde şiddetini artırarak devam eden, neredeyse tüm Avrupa ülkelerinde Türkiye ve Türkler aleyhinde oluşturulmaya çalışılan korkulara dayalı negatif algı ve manipülasyonlarla mücadelede lobicilik anlamında sınıfta kaldık. Yaşadığımız ülkelerin bir iç güvenlik meselesi olarak görüp değerlendirdiği, fakat bizim açımızdan toplumsal gazı almaktan başka bir işe yaramayan, al bayrağını bilmem ne meydanına gel diye yaptığımız miting ve gösterileri en önemli lobicilik faaliyeti sandık. Avrupa tarihinde Hitlerden sonra, en kalabalık salon toplantısı ve mitingler yapmayı marifetten saydık.

Topladığımız kalabalıkların Avrupa toplumları üzerinde korkulara (sosyal fobiye) yolaçacağını hesaba katamadık. Milli gururu okşamak anlamında, gece yarısında güvercin uçurarak Brukseli salladık, Avrupayı korku sardı gibi söylemlerle, toplumsal gerginlik ve “sosyal fobi” oluşma rizkine rağmen hava basmayı lobicilik sandık.

Hollanda özeline gelince: Ermeni meselesini kullanarak Mart 2007 yerel seçimleriyle başlatılan Türk adayları siyasetten tecrit etme çabalarının birlikte yönetme arzusuna sekte vuracak bir kısıtlama olduğunu anlamadık, anlatamadık. Ta o günlerden, işçi partisi liderinin partimizin listelerinden seçilenlerin ehliyetlerine, bilgi, beceri ve siyasi geçmişlerine bakınca, sonucu malesef başarı olarak görmüyorum diye beyan etmesinin altında yatan gerçek niyeti anlayamadık. İşçi partisi lideri Wouter Bosun bazı kişilerin sol ve sosyal demokrat değerlerden yoksun, oy deposu camii ve cemaatlerle ilişkisi nedeniyle listelere alındıklarını bildiğim için endişe ediyorum şeklinde beyanda bulunmasına engel olamadık.

Günümüze dönecek olursak, yine işçi partisi başkanı Spekmanın önümüzde ki seçimlerde işçi partisinde AK Parti sempatizanı ve muhafazakar kesimden adayları kabul etmeyeceğiz şeklinde ki insanları ötekileştiren talihsiz beyanatını sineye çekerek umursamadık. Vakti zamanında endişe gerekçesi olarak başlatılan negatif algının, korku duyuyorum şekline dönüştürüleceğini ya tahmin edemedik ve ya umursamadık.

Diğer taraftan kap bayrağını falanca camiiden otobüse bin ve miting alanına gel gibi çağrıların semeresinin inanç ve ibadet hürriyetlerine getirilen sınırlama olarak karşılık bulacağını akıl edemedik. Hollanda temsilciler meclisinde Hıristiyan partilerinde desteklediği din ve inanç özgürlüklerini sınırlandırmak anlamına gelen, ibadethanelere, kutsal mekanlara yapılan maddi, manevi yardımların kamuoyuna açıklanmasını zorunlu kılan yasa tasarısının nasıl bir yaptırım gücüne sahip olacağını sezemedik. Çıkartılan kanunun mevzuatının Türkiyeden camiilere atanan imamların yasaklanmasına uygun olacağının farkına bile varamadık.

Sonuç olarak demek isterim ki; toplumsal gerginliği artırmaya yönelik ve ülkeyi yöneten bir başbakana yakışmayacak ifadeler kullanan Sayın Mark Rutte nin ‘’defol git’’ hakaretini de hesaba katarak, hemen her gün, Erdoğan düşmanlığı üzerinden, haddini aşan ve insan onurunu inciltip, hakir gören sataşmalara maruz bırakılıyoruz. Yine Türk toplumunu “Batı Maymununa” çevirme çabası içerisinde olan, ipe-sapa gelmez ithamları sineye çekip, sabretmek zorunda kalıyoruz. Umulur ki, yaşadığımız olaylar toplumsal aklı uykusundan uyandırır, hakkımızda oluşan tüm korkular ve olumsuz hava dağılır, sosyal duyarlılığın icabı olarak, güçlü bir lobi oluşumunun yolunu açmaya vesile olur. Çünkü bugüne kadar labicilik adına yaptığımız faaliyetlerin lobiciliğe değil, ‘’sosyal fobiye’’, toplumsal gerginliğe hizmet eden işler olduğunu anladık.

Rottredam

Haber Gazetesi Ekim 2016 sayısı

M. Yazarel

mm

Metin Yazarel - Çeşitli Alanlarda Faaliyet Gösteren Girişimci ve Toplum Aktivisti Kişisel Bilgiler: Adı: Metin Yazarel Doğum Yılı: 1962 Doğum Yeri: Yozgat, Boğazlıyan ilçesi, Yaraş Köyü Medeni Durumu: Evli, iki kız çocuğu babası Eğitim ve Akademik Geçmiş: İlkokul: Yaraş Köyü İlkokulu Ortaokul ve Lise: Yozgat’ta tamamladı Üniversite: 1980 Eğitim-Öğretim yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi'ne kayıt oldu, ancak 12 Eylül 1980 darbesi nedeniyle eğitimini yarıda kesmek zorunda kaldı. Yurtdışı Eğitim: Kasım 1980'de Hollanda'ya yerleşti. 1981-1982 öğretim yılında Rotterdam'da Thomas More Pedagoji Akademisi'ne devam etti. İş ve Ticaret Hayatı: Hollanda'da İş Hayatı: 1982 yılında Hasret Gıda Marketi ile ticaret hayatına adım attı. Daha sonra Türk video filmleri, tekstil ürünleri toptancılığı ve seyahat acenteliği gibi çeşitli sektörlerde ticaret yaptı. Toplumsal Katılım: Çeşitli Türk dernek ve federasyonlarında kurucu yönetim kurulu üyeliği ve genel sekreterlik gibi üst düzey yöneticilik yaptı. Sosyal Araştırmalar: Toplum bilimi alanında 'sosyal tercihler', 'sosyal davranışlar' ve 'sosyal psikoloji' konularında araştırmalar yaptı. Göçmen etnisitesi ve göç sosyolojisi gibi alanlarda çalışmalarına devam ediyor. Sivil Toplum Aktivizmi: Uzun Süreli Danışmanlık: Hollanda Türk Demokratlar Birliği (UETD) danışmanlık yaptı. Araştırmalar Merkezi: Amsterdam Türk evi Araştırmalar Merkezi yönetim kurulu üyesi olarak sivil toplum çalışmalarını sürdürdü. Yazarlık ve Medya Faaliyetleri: Yayınlar: 200'den fazla makalesi çeşitli gazete, dergi ve bloglarda yayımlandı. Köşe Yazarlığı: Kesintisiz 8 yıl boyunca Türkçe yayın yapan Haber Gazetesi'nde köşe yazarlığı yaptı. Televizyon Programcılığı: Kısa bir süre Life24 Bilgi Danış Televizyon programcılığı da yaptı. Yayın Danışmanlığı: Gönüllülük esasına dayalı olarak Haber Gazetesi'nde genel yayın danışmanlığı yaptı. Diğer Yayınlar: Yozgat Çamlık gazetesi ve En-Politik internet sitesinde de köşe yazıları yazdı. Çalışma ve Ticaret Hayatı: Şirket Danışmanlığı: Halen Letselschade Kaza Uzmanlığı Şirketler Grubuna danışmanlık yapmaktadır. Kurucu Ortaklık: EU TRADE CENTERS BV. şirketinin kurucu ortağı olarak ticaret hayatına devam ediyor. Metin Yazarel, iş hayatı, ticaret, akademik çalışmalar, sivil toplum faaliyetleri ve medya alanlarında geniş bir yelpazede etkinlik gösteren, çeşitli alanlarda başarılı ve çok yönlü bir birey olarak öne çıkmaktadır.