Türk solunun sivilizasyon anlayışı.

Bugüne kadar sol ve sosyal demokrasi hakkında, solun kendi kaynaklarından istifade ederek pek çok yazı yazdım. Türk solunun fikir babalarının, eski tüfek solcuların fikir ve düşüncelerini tartışmaya açmaya çalıştım. Günümüzün solcularının tartışmaktan ziyade, eski tüfek solculara o zaten bunamıştı diye bunaklık teşhisi koyan yaklaşımlarıyla karşılaştım. Bendeniz tüm dünyada artan ırkçı eğilimlerin, güçlü bir sosyal demokrat… Continue Reading Türk solunun sivilizasyon anlayışı.

Güdük ve Zübük Demokrasisi.

Türkiye de çok partili siyasi hayata geçişten sonra darbeler oldu, partiler kapatıldı ve açıldı. Fakat hâlâ daha CHP ve DP’nin temsil ettiği iki ana çizgi, iki farklı modernleşme anlayışı devam ettiriliyor. Hatırlanacagı gibi: 12 Eylül darbesi bütün partileri kapattı. 1992’de kapatılan partilerin açılmasına izin veren yasa çıktı. CHP’nin açılış günü 9 Eylül gibi tarihi bir… Continue Reading Güdük ve Zübük Demokrasisi.

Fetö aslına rücu etti, yer altına indi.

Başarısız eylemleriyle örgütün zor duruma düşemesine sebep olanların birer, birer yurtdışına kaçması, örgüt içerisinde huzursuzluğa sebep olmaya devam etse de, örgüt kuyruğu dik tutmaya çalışıyor. Fetöcü örgütün polis ve öğretmenleri günah keçisi gibi kurban vermesi, örgüt tabanında çok büyük tartışma yaratıp fay çatlağı oluşturmuş olsa da, örgüt kendi mensuplarını tehdit ve şantajla elinde tutarak hayatta… Continue Reading Fetö aslına rücu etti, yer altına indi.

Yine seçim, yine manipülasyon.

Eskiden CHP’nin oyları SONAR Şirketi sahibi Hakan Bayrakçı gibileri tarafından bol keseden atılarak manipüle edilir ve CHP her seçimde iktidar yapılırdı. Şimdi ise aynı şey AK Partiye yapılıyor. Anketçiler aşırı özgüven aşılıyor, köşe yazarları da destekliyor. 2015 Haziran genel seçimlerini tahmin etmiş ve AK Partide ki arkadaşlara, erken seçime hazır olun demiştim… Gönülden geçen, arzu… Continue Reading Yine seçim, yine manipülasyon.

Evrensel adalet ve hukukun üstünlüğü ilkesi.

Demokratik sistemlerde Montesquieu’nun açık bir şekilde tarif ettiği gibi, “özgürlüklerin korunması ve siyasi otoritenin kontrolu” anayasal düzen içerisinde, hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kuvvetler ayrılığı prensibiyle mümkün olur. Bu prensip Anayasa da tarif edildiği şekliyle uygulanır. Bizim Sabih Kanadoğlu’nun cevaz verdiği gibi yargının kesinlikle yürütmeye üstünlügü yoktur. Sosyal düzen, sosyal adalet, sosyal ilişkiler ise, yine aynı… Continue Reading Evrensel adalet ve hukukun üstünlüğü ilkesi.

Baykal’ın Devlet Adamlığı Vasfı.

Rahmetli Atatürk, İnönü ve Türk siyasetine sol kavramını yerleştiren Ecevit’ten sonra, Baykal’ın CHP’si de arzu edilen ölçüde başarı saglayamadı. 12 Eylül darbesi sonrası ve Sovyetlerin dağılmasıyla birlikte tüm dünyada olduğu gibi, Türk solu’da kan kaybetti. Diğer taraftan, Baykal döneminin CHP’si hizmete değil, kültürel ve siyasi değişime öncelik verdi. Cumhuriyetin değerleri ve Batılı yaşam tarzı gibi…… Continue Reading Baykal’ın Devlet Adamlığı Vasfı.

Sahi biz kime oy vereceğiz?

Bana göre demokratik rejimleri vazgeçilmez kılan en önemli unsur seçme ve seçilme hakkıdır. Siyasi katılım seçme ve seçilme haklarınızı kullanarak sağlanır. Sözkonusu haklar bir nimetse bize düşen sadece ilan edilen tarihte seçim sandığına giderek oy kullanma zahmetine katlanmak olacaktır. Yerel seçimlerde biz kime oy vereceğiz diye soranlara bir önerim olacak. Yapacağı hizmetleri değil de, kendisini… Continue Reading Sahi biz kime oy vereceğiz?

Toplumsal hayatımızda basın ve medyanın rolü.

Demokrasisi gelişmiş modern toplumlarda basın ve medya; haberleşme işlevinden başka, kendisini toplumsal ilişkilerle birlikte psiko-sosyal işlevleri yerine getirmekle de yükümlü görür. O münasebetle Montesquieu’nun demokratik rejimlerde kuvvetler ayrılığı prensibi diye tabir ettiği yasama, yürütme ve yargı güçlerine ilaveten basın ve medya “dördüncü kuvvet” olarak kabul edilir. Bundan başka medya, sadece demokratik ülkelerde değil, demokrasi dışı… Continue Reading Toplumsal hayatımızda basın ve medyanın rolü.

Uluslararası ilişkilerde basın ve medyanın rolü (2)

Günümüzün basın özgürlüğü anlayışı, demokratik toplumun vazgeçilmez unsurlarından biri olarak kabul edilir. Zira toplumsal sorunlar özgürce tartışıldığı müddetçe gerçek anlamda demokrasiden bahsetmek mümkün olacaktır. Bu nedenle demokratik toplumlarda her fert düşüncesini serbestce ifade edebilmelidir denir. Basın özgürlüğü hakkının niteliği ve serbestliğinin sınırları da mümkün olduğunca geniş tutulmak istenir. Ben yine de basının işlev ve sorumluluk… Continue Reading Uluslararası ilişkilerde basın ve medyanın rolü (2)

Uluslararası ilişkilerde basın ve medyanın rolü (1)

Maalesef kendi gerçeğiyle çelişen bir dünyada yaşıyoruz. Bir yandan bizlere, kitle iletişim araçları ve teknolojik gelişimenin, gezegenimizin tümünü biraraya getirerek “global bir köy” yarattığı söylenirken, öte yandan medya marifetiyle uluslararası anlaşmazlıkların barış yöntemiyle değil de, savaşarak çözümleneceği manüple ediliyor. Basın ve medyanın genellikle devlet başkanlarının ziyaretleri üzerinde yoğunlaşıp yalan, yanlış ve sansayonel türden “metalaşmış haberler”… Continue Reading Uluslararası ilişkilerde basın ve medyanın rolü (1)