CHP ve Türk Solu Kavramı.

Sovyetlerin dağılmasıyla birlikte tüm dünyada olduğu gibi, Türk solu’da kan kaybetti. Vakti zamanında Ecevit’in CHP dışında, yeni bir sol açılımla, siyasi hayatımıza taşıdığı demokratik sol kavramı da, beklenen toparlanmayı sağlayamadı. Aksine Türk solunda oluşan kutuplaşmayı daha da derinleştirdi. Turk solunun sosyal refahı sağlayacak ekonomik proğramları değil de, siyasi ve kültürel değişime öncelik veren politaları halk… Continue Reading CHP ve Türk Solu Kavramı.

Erkler arası ilişkilerde yetki kavgası, anayasal hukuk devletini yaralar.

Bilindiği gibi demokratik rejimlerde egemenlik kayıtsız şartsız millet adına kayıtlı olmakla birlikte, kullanma yetkisi halkın rızasına bağlı olarak siyasi oteriteye aittir. Son günlerde Türkiye’nin gündeminde, demokrasi kültürüne uygun düşmeyen, siyasi davranışlara sahit olmaktayız. Kimi çevreleri ise, iyi yönetim bahanesiyle demokratik ilke ve değerlerden vazgeçecek kadar otoriterleşme eğilimi içinde görmekteyiz. Yanlış anlaşılmasın “andımız” denen bir uygulama… Continue Reading Erkler arası ilişkilerde yetki kavgası, anayasal hukuk devletini yaralar.

Hasımlar Hısım Olmuştular.

Maurice Duverger merkez sağ ve sol için diyor ki: “Merkez, partilerin bataklığıdır”, partileri kişiliksiz, kimliksiz, siyasetleri proğramsız yapar! “Teknokratik hükümet” gibi bir şeydir; renksiz, duyarsız, duygusuz! Ben Duverger’i haklı bulanlardanım: Neden mi ? Merkezin merkezine yönelmek, başka bir ifadeyle daha çok liberalizme yatkın politikalar üretmek, siyasetin ideolojik yapısını bozuyor, duygudaşlık alanlarını daraltıyor, partileri kimliksiz ve… Continue Reading Hasımlar Hısım Olmuştular.

Eski Tüfek Bir Sosyalistin, Türk Solu Analizi.

Bir kaç yıl önce Milliyet gazetesinde Can Dündar’ın eski tüfek sosyalistlerden, Sadun Aren hakkında yazdıklarını okumuştum. Sadun Aren’in 84 yaşıma rağmen, Sovyetler çökmüş olsa da, içimde ki “sosyalizim özlemi ve devrimci ruh” hiç bir zaman sönmedi dediğini yazıyordu Can Dündar. Aren “Puslu Camın Arkasından” adlı kittabında, Behice Boranı çok zekiî bulduğunu, M. Ali Aybar’ın ortaya… Continue Reading Eski Tüfek Bir Sosyalistin, Türk Solu Analizi.

Ulusalcılık Bir İdeolojinin Krizi mi?

Türk solunu sosyalist enternasyonalden, nasyonal sosyalizme yönlendiren ulusalcı yerliliği, enternasyonalizmden sapma olarak görüyor, en az Cumhuriyetin kuruluş döneminin anlayışı olan kafatası ırkçılığı kadar tehlikeli buluyorum. Asırların alışkanlığından olacak ki Türk solcuları kendileri gibi düşünmeyen ahaliyi “Hasolar, Memolar; faso fiso vatandaşlar” gibi görmekteler. Geçmişin İnönü döneminin özentisiyle, elitist bir devletçilik anlayışıyla hareket etmekteler. Sosyal adalet, sosyal… Continue Reading Ulusalcılık Bir İdeolojinin Krizi mi?

Pasif direniş ve sivil itaatsizlik.

EYT, Emeklilikte yaş haddine takılanların sosyal mecra alanlarında “pasif” direniş şeklinde örgütlenmelerini görünce, daha önceden yazdığım bir konuyu, “sivil itaatsizlik” konusunu güncelleyerek tekrardan yazmak istedim. Çünkü EYT’lilerin şimdilik kırmadan, kırdırmadan, yakıp yıkmadan, insanları sokağa dökmeyen hak arayışlarını ve de örgütlenme modellerini “itaatkar-itaatsizlik” olarak tabir ediyor, sivil itaatsizliğe örnek olsun istiyorum. Önümüzde ki günlerde de hiç… Continue Reading Pasif direniş ve sivil itaatsizlik.

Yanlış teşhis, yanlış tedavi.

Avrupada tehlike boyutu artarak gelişmekte olan Türk düşmanlığı ve İslama fobi konusunu Kanal Avrupa da Muhsin Ceylan’ın “Ateş Çemberi” adlı TV proğramında gündeme getirdiğim gibi, haber gazetesinde kendi köşemde defâtle yazarak işledim. Yaşadığımız ülkelerin sorun algısı anlamında bizlere bakışıyla, bizim sorun olarak gürdüğümüz konular farklı. Teşhis hatalı, tedavide yanlış. Biz meseleye entegrasyon (uyum) bağlamında bakarken,… Continue Reading Yanlış teşhis, yanlış tedavi.

Medeniyetler ittifakı olmaz.

1- Medeniyeti: Bir millet veya topluluğun, hayat tarzı, bilgi seviyesi, sanatı, kültürü, dini, maddi-manevi varlığı ile ilgili değerler bütünü olarak tarif edersek, başka bir medeniyetle ittifak etmesi fiziken mümkün olurmu ? 2- Tamamen farklı kültür ve inançları temsileden unsurların bir medeniyetin çatısı altında ittifak etmesinden melez bir toplum doğar ki, o taktirde medeniyetler ittifakı yerine… Continue Reading Medeniyetler ittifakı olmaz.

Batı’nın kültürel tehdit algısı.

Özellikle 11 Eylül 2001 den sonra şekillendirilmek istenen yeni dünya düzeni, müslümanların sindirilmesine yönelik, haçlı zihniyetinin değişik bir versiyonu olarak kaşımıza çıktı. Bu anlamda bugünden, yarına batılı ülkelerin müslümanları hedef alan söylemlerine bakılırsa, önümüzdeki yıllarda batı kaynaklı politikaların daha çok radikalizme yatkın olacağı anlaşılmış olmalı. Geleneksel kültürlerin birlikte yaşama mecburiyetinden doğan problemleri gidermekte zorlandıkları konusunu… Continue Reading Batı’nın kültürel tehdit algısı.

Yeni dünya düzeninde Türkiyenin konumu.

Ortadoğuyu dizayn etmek anlamında, milletimizin istikbali adına ilgiyle takip ettiğimiz ve adına “Yeni Dünya Düzeni” denen bir oyunla, bölgemizin yangın yerine çevrildiğine şahitlik etmekteyiz. Nasıl bir dünya düzeni olduğunu, düzeni savunanların dahi bilemediği sis perdesiyle kapalı bir dayatmayla karşı karşıyayız. Mana ve mahiyeti karbonlaşmış eski ideolojilerin, tekrardan insanlığı ihya, dünyamızı’da imar edecek evrenselikte tanıtılıp taktim… Continue Reading Yeni dünya düzeninde Türkiyenin konumu.